Uluslararası Hukuk ve Uluslararası İlişkiler Profesörü, Enerji Politikaları Uzmanı, Oslo Barış Araştırmaları Enstitüsü Kıbrıs Ofisi Direktörü ve Atlantik Konseyi Kıdemli Üyesi Harry Tzimitras, bir gazeteye EastMed Boru Hattı, Doğu Akdeniz’deki doğalgaz kaynakları ve Kıbrıs sorununa ilişkin mülakat verdi.
Tzimitras, AB’nin EastMed boru hattı projesi ile ilgili karışık mesajlar verdiğini ifade ederek, zaman içinde oluşan durum değişikliği nedeniyle Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası ile Avrupa Yatırım Bankası’nın şu anda fosil yakıt temelli hiçbir projeye fon ayırmadığını kaydetti.
Tzimitras, EastMed doğalgaz boru hattının üçlü ve dörtlü anlaşmalarla bölgedeki bazı devletlerin ilişkilerinin iyileşmesine ve iş birliğine yol açarken, Türkiye söz konusu olduğunda, dışlayıcı bir yapı haline geldiğini veya bu şekilde algılandığını da söyledi.
EastMed Doğalgaz Forumu’ndaki tüm tartışmaların modasının geçtiğini, çünkü gazın modasının geçtiğini vurgulayan Tzimitras, enerji temelinde doğalgazın ötesine geçerek, bir EastMed Enerji Forumu oluşturmayı düşünme zamanının gelmiş olabileceğini de anlattı.
Bunun isteyerek veya istemeden yapılmış dışlamaların üstesinden gelebileceğini de belirten Tzimitras, böylece herkesi ilgilendiren sorunlar ele alınarak ortak bir hedef için çalışma yolunun açılabileceğine işaret etti.
Tzimitras, bölgede keşfedilen kaynakların Doğu Akdeniz’deki devletlerin enerji ihtiyaçlarını karşılayabilecek kadar büyük olduğunu, ancak bunun Avrupa’nın enerji ihtiyacının yaklaşık yüzde 2’sini karşılayabileceğini vurguladı.
Tzimitras, “Bu yüzden bölgedeki enerji kaynaklarının bölgesel olarak çok etkili olabileceğini söylüyorum. EastMed gazı yüzde 100 yenilenebilir enerjiye geçmeden önceki geçiş dönemi yakıtıdır, ancak sadece yerel çerçevede kullanılabilir” dedi.
Kıbrıs sorununun çözümüne ilişkin olarak da konuşan Tzimitras, “Şu anda çözümü bekleme lüksümüz yok çünkü karşı karşıya olduğumuz sorunlara acil çözümler bulunması gerekiyor ve kaybedecek zamanımız yok. Ve karşı karşıya olduğumuz sorunları birlikte, ortaklaşa ele almalıyız çünkü iklim ve çevre sınır veya yeşil hat tanımıyor” dedi.
