Şehir Plancıları Odası, İmar (Değişiklik) Yasası Tasarısı’nın Avrupa Birliği Uyum Yasa Tasarılarını Görüşmek Üzere Oluşturulan Geçici ve Özel Komitesi’nin bugünkü toplantısının gündeminde olduğuna dikkat çekerek, değişiklik tasarısının Avrupa Birliği gereklerine uyumlu olmaktan çok uzak olduğunu savundu.
Şehir Plancıları Odası’ndan yapılan açıklamada, İmar (Değişiklik) Yasa Tasarısı’nın askıya alınması, iade edilmesi veya geri çekilmesinin en akılcı yol olduğunu vurgulandı.
Şehir Plancıları Odası, söz konusu yasa tasarısının bugün ilgili komitede görüşüleceğine işaret ederek, Şehir Plancıları Odası olarak bugün Meclis’te olacaklarını kaydetti.
Açıklamada, içerdiği yetersizlikler, tutarsızlıklar ve çelişkiler nedeniyle “kusurlu” olduğunu düşündükleri değişiklik tasarısı ile ilerlemenin zaman kaybı olduğuna inanç belirtildi. Aaçıklamada, “Belediyelere yetki devri ve tasarı değişiklikler konusunda ısrarcı olunması durumda, öneri değişikliklerin, mekânsal planlama, kamu yönetimi ve hukuk alanlarının bilimsellik gerekliliklere uygun olarak yapılabilmesi için, Şehir Plancıları Odası, kapsamlı görüş ve önerilerini destekleyici eklerle birlikte Meclis Komitesine sunmuştur. Bugünkü Komite toplantısında da hazır bulunacaktır” ifadelerine yer verildi.
Oda olarak aylardır değişen dünyanın gerekleri ile uyumlu, bunlara cevap verebilen bir İmar Yasası için çalıştıkları vurgulanan açıklamada, önerilen değişiklikler eleştirildi.
Açıklamada yasa tasarısında önerilen değişiklikler şöyle sıralandı:
“Belediyelere yetki devrine; Birleşik Kurul’un karar sürecini değiştirmeye, Planlamada yetkili meslek dalı Plancıların mesleki yetkisini ve sorumluluğunu rolünü azaltmaya; Eski Eserlere karşı işlenen suçların cezalarının azaltılmasına, Fasıl 96 Yollar ve Binaları Düzenleme Yasasının 34 yıl önce iptal edilen İmar Yasası ile çelişen maddelerinin geri yürürlüğe konması.”
Şehir Plancıları Odası’nın yasa tasarısının çağın gereklerine cevap verebilecek şekilde değişmesini savundukları vurgulanan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“Belediyelerin planlamada etkili ve dönüştürücü olma konusunda daha yetkili ve sorumluluk sahibi olmasını ilkesel olarak savunuyoruz. Lakin böyle bir yetki devri, belediyelerin kurumsal zafiyetleri nedeniyle, şimdi çok zamansız. Bunun aşamalı, belirli ölçeklerde, belirli kıstas ve koşullara göre yapılması gerekir. Şehir Plancıları kent ve bölge planlamada, bugünün ifadesi ile mekânsal Planlamada yetkili ana meslek grubudur. Mesleki yetkilerini etkili bir şekilde kullanmalarının engellenmesi kabul edilemez. Planların sürüncemede kalmasına ve kentlerin plansız kalmasına yol açacak karar süreci değişikliği kabul edilemez. Eski eserlere karşı suçları caydırıcı olmaktan çıkaran ceza azaltılmasına yönelik değişiklikler kabul edilemez. Planlamada yasalar ve kurumlar arası çelişkiye ve çatışma yol açacak, planlama gayretlerini çıkmaza sürükleyecek değişiklikler kabul edilemez.”