Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun, Fransız mevkidaşı Emmanuel Macron ile iki ülke arasındaki ortaklığın yeniden ihyası için “Cezayir Deklarasyonu”nu imzaladı.
Macron’un ülkeye yaptığı resmi ziyaretin üçüncü ve son gününde başkent Cezayir’deki Uluslararası Huari Bumedyen Havalimanının onur salonunda düzenlenen imza töreni Cezayir devlet televizyonunda yayınlandı.
Törende iki ülke liderleri tarafından Cezayir ile Fransa arasında yenilenen ortaklık için “Cezayir Deklarasyonu” imzalandı.
Macron’un dün yaptığı açıklamalara göre, iki ülke lideri arasında imzalanan anlaşma, Cezayir’deki Fransız sömürgeciliğinin (1830-1962) ulusal hafıza dosyasına ve geçmişine ilişkin bir dizi mutabakatı; güvenlik, savunma, dış politikanın yanı sıra gıda ve kıt kaynaklar başta olmak üzere ekonomi alanlarında iş birliğini içeriyor.
Macron, Cezayir ziyareti kapsamında dün yaptığı açıklamada, Cezayirli mevkidaşı ile görüşmelerin olumlu olduğunu ve üzerinde anlaşmaya vardıkları şeyin “yeni bir ortaklık anlaşmasına” çevrileceğini belirtmişti.
– Macron’un Cezayir ziyareti
Fransa Cumhrubaşkanı’nın Tebbun’un daveti üzerine 25 Ağustos’ta başlayan ve 3 gün süren Cezayir ziyareti, iki ülke arasındaki tarihsel sorunların çözümü başta olmak üzere son dönemde yaşanan çalkantılı ilişkilerin rayına girmesi için bir fırsat olarak görülüyor.
Cezayir’deki Fransız sömürgeciliğine bağlı çözülmeyen sorunların yanı sıra yakın zamanda Fransa’nın Cezayirlilere sağladığı vize kotasını kısıtlaması ile Cumhurbaşkanı Macron’un “sömürge dönemi öncesi bir Cezayir ulusunun varlığından şüphe duyduğuna” ilişkin söylemleri, iki ülke arasında uzun yıllardır devam eden gerginliği daha da artırdı.
– Çözüm bekleyen tarihi sorunlar
Cezayir ile Fransa, yıllardır Fransız yetkililerin vermeyi reddettiği Cezayir arşivi ve Paris’teki İnsan Müzesi’nde bulunan halk devrimi liderlerinin kafataslarının iadesi başta olmak üzere olağanüstü 4 tarihi dosyayı müzakere ediyor.
Cezayir makamlarına göre, üçüncü dosya Fransa’nın 1960 ve 1966 yılları arasında Cezayir çölünde gerçekleştirdiği nükleer denemelerin kurbanları için tazminat, dördüncü dosya ise Bağımsızlık Savaşı (1954-1962) sırasında kaybolan 2 bin 200 kişinin akıbetinin açıklığa kavuşturulmasıyla ilgili.
Fransa, sömürgeciliğe karşı halk direnişinin sembol isimlerinden bazılarının kafataslarının 2020’de teslim edilmesi dışında Cezayir’in hiçbir talebine yanıt vermedi.