İsias Otel’in yıkılmasında kusuru bulunan kamu görevlileri için iddianame dosyalandı.
Adıyaman Başsavcılığı tarafından altı sanık için dosyalanan iddianame “bilinçli taksir” suçlamasıyla yapıldı.
Barolar Birliği Başkanı Hasan Esendağlı, kamu görevlileri aleyhindeki iddianamenin dosyalandığını belirterek, Adıyaman Başsavcılığı tarafından dosyalanan davada altı sanık olduğunu söyledi.
Esendağlı, konu hakkında TAK muhabirine yaptığı açıklamada, sanıkların üçünün 1993 tarihli yapı ruhsatı verildiğinde Adıyaman Belediyesi’nde Ruhsat Büro Teknisyeni, Ruhsat Büro Şefi ve İmar Müdürü olarak görev yaptığını söyledi.
Diğer üç sanığın ise 2003 yılında binanın otele dönüştürülmesiyle ilgili yapı ruhsatı ve yapı kullanma izin belgesini düzenleyen Adıyaman Belediyesi Ruhsat Büro Teknisyeni, Ruhsat Şefi, İmar Müdürü ve Belediye Başkan Yardımcısı olduğunu aktaran Esendağlı, sanıklardan bir tanesinin vefat ettiğini kaydetti.
Kamu görevlileri iddianamesinde altı sanık olduğunu belirten Esendağlı, “Belgelerle alakalı sorumlulukları üzerinden altı kişi sanık haline getirildi. “dedi.
Esendağlı iddianamede şunların yer aldığını aktardı:
“Şüphelilerin ifadeleri alındı, suçtan kurtulmaya yönelik beyanlar yapıldı. Ancak bunlara itibar edilmedi. Sanıklara otelle ilgili Adıyaman Belediyesi kontrol birimi ve belediyenin ilgili birimindeki ruhsat kontrollerinden sorumlu personel olarak görev yaptıkları ve ilgili dönemlerde binanın yapım tarihinde geçerli olan mevzuata uymadıkları, bilim ve fenin gerektirdiği teknik şartlara aykırı davranarak binanın yıkılmasında kusurları bulunduğu, dolayısıyla da aynı şekilde ruhsatsız olarak inşa edilen katların inşasına engel olmadıkları, yıkım kararı almadıkları, binanın teknik eksikliklerine rağmen bu yapıya ruhsat verdikleri gibi kendi görev alanlarıyla ilgili kusurlar atfedildi.”
Esendağlı, sanıkların her birinin ayrı ayrı cezalandırmak kaydıyla, bilinçli taksirle birden çok kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebep olduğu gerekçesiyle iddianame dosyalandığını kaydetti.
-İstinaf süresi 26 Şubat’ta dolacak hazırlıklar devam ediyor
İstinaf süreci hakkında da bilgi veren Esendağlı, sanıklarların istinaflarını dosyaladığını, savcılığın da beraat kararı aleyhinde istinafını dosyaladığını söyledi.
Esendağlı, ”Bizim katılanlar, müştekiler olarak istinaf süremiz 26 Şubat’ta dolacak. Avukatlarımızın hazırlıkları devam ediyor. O tarihe kadar istinaf dosyalanmış olacak.“ dedi.
-Karakaya: “Bilinçli taksirle değil, olası kastla yargılanmalıdırlar”
Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği Başkanı Ruşen Yücesoylu Karakaya da, günlerdir büyük bir titizlikle bekledikleri iddianamenin yazıldığını belirterek, kamu görevlileri için “bilinçli taksir” suçlaması yöneltilmesinin gerçeği tam anlamıyla yansıtmadığını söyledi.
TAK muhabirine değerlendirme yapan Karakaya şöyle konuştu:
“Bizler, sevdiklerimizi kaybetmiş aileler olarak bu suçlamanın gerçeği tam anlamıyla yansıtmadığını vurgulamak istiyoruz. Bu bir hata, bir eksiklik değil; açıkça göz yumulan, bilerek ve isteyerek yapılan ihmaller zincirinin sonucudur. O nedenle sanıklar bilinçli taksir değil, olası kast ile yargılanmalıdırlar.”
6 Şubat 2023’te meydana gelen depremde Grand İsias Otel’in çökmesi sonucu evlatlarını, aileleri ve sevdiklerini kaybettikleri vurgulayan Karakaya, “Ancak yaşanan bu facia bir doğal afet değil, göz göre göre gelen bir felaketti. Yıllardır süregelen ihmalin, denetimsizliğin, rant uğruna göz ardı edilen güvenlik kurallarının sonucu olarak İsias Otel bir mezara dönüşmüştür.” dedi.
Bilirkişi raporları, teknik incelemeler ve tanık beyanlarının bu bina en başından beri güvenli olmaktan uzak olduğunu açıkça ortaya koyduğuna işaret eden Karakaya, proje aşamasından inşasına, denetim sürecinden ruhsatlandırmasına kadar her aşamada görevini kötüye kullanan ve göz yumanlar olduğunu söyledi.
“İşte tam da bu yüzden, sadece bina sahipleri değil, denetim ve izin süreçlerinde yer alan tüm kamu görevlileri de sorumludur ve en ağır cezayı almalıdır.” diyen Karakaya, adaletin tecelli etmesi için, Türk Ceza Hukuku’nda karşılığı bulunan olası kastla yargılama yapılması gerektiğini kaydetti.
Karakaya sözlerini şöyle sürdürdü:
“Çünkü bu insanlar, yapı güvenliğinin hayati önem taşıdığını bilmelerine rağmen görevlerini yerine getirmemişler, ölüm riskini göze almışlardır. Bir insanın bilinçli olarak güvenliği sağlamadığı ve bunun sonucunda onlarca kişinin hayatını kaybettiği bir durumda, hafifletici unsurlar değil, adaletin tam anlamıyla yerini bulması gereklidir.
Bu dava, sadece bizim kayıplarımız için değil, gelecekte benzer trajedilerin yaşanmaması için bir emsal karar olmalıdır. Türkiye’de deprem gerçeği göz ardı edilemez; ancak İsias’ta olduğu gibi bilinçli ihmal ve usulsüzlüklerle inşa edilen binaların insanlara mezar olmaması için bu zihniyetin cezalandırılması şarttır.
Bizler, Şampiyon Meleklerimize söz verdik. Onların adaleti sağlanana dek mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz! Devletin tüm yetkililerine, mahkeme heyetine ve kamu vicdanına sesleniyoruz: Adalet için, hukukun üstünlüğü için, gelecek nesillerin güvenliği için, İsias davasında tüm sorumlular olası kastla yargılanmalıdır.”