Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, garantör bir devlet olarak Ada’daki emrivakilere ve hukuksuzluklara rıza göstermeyeceklerini belirtti. Erdoğan, “Mücadelemiz KKTC‘nin eşit egemenliği ve eşit uluslararası statüsü tüm dünya tarafından teyit edilene kadar sürecektir” dedi.
Erdoğan, dün Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ndeki Kabine Toplantısı’nın ardından millete seslendi.
Türkiye’nin bölgesel ve küresel krizlerde kimi zaman arabulucu, kimi zaman kolaylaştırıcı roller üstlendiğine işaret eden Erdoğan, şunları dile getirdi:
“Gerilim ve macera peşinde koşmadan çıkarlarımızı korumanın, dünya barışına katkı sunmanın derdindeyiz. Hep söylediğimiz gibi bizim kimsenin toprağında, egemenliğinde, petrolünde, altınında, yeraltı ve yerüstü kaynağında gözümüz yok. Binlerce yıllık tarihinde sömürgecilik lekesi olmayan bir milletiz. Nasıl bir başkasının hakkına el uzatmıyorsak ülkemizin ve milletimizin ve kardeşlerimizin hakkının yenilmesine de seyirci kalmıyoruz.
Geçen cuma günü BM Barış Gücü askerlerinin KKTC‘nin egemenlik alanındaki topraklara yönelik fiziki müdahalesi bizim açımızdan asla kabul edilebilir bir durum değildir. Pile köyünde yaşayan Kıbrıs Türkü’nün kendi vatan topraklarına ulaşımını engellemek ne hukukidir ne insanidir. Barış Gücü, gerek köylülere yönelik fiziki müdahalesi gerekse müdahale sonrası yaptığı talihsiz açıklamalarla tarafsızlığına gölge düşürmüş, zaten yaralı olan itibarını daha da zedelemiştir. Uluslararası hukukla bağdaşmayan bu tavırlar sebebiyle bölgede gerilim maalesef yeniden tırmanmıştır. Komşularımızla ilişkilerimizi karşılıklı olarak güçlendirmeye ve aramızdaki pürüzleri gidermeye çalıştığımız bir dönemde yapılan bu müdahaleyi kesinlikle iyi niyetli bulmuyoruz. BM Barış Gücü’nden beklenen, istikrarı bozucu davranışlar yerine isminin hakkını vererek Ada’daki tüm tarafların insani ihtiyaçlarının çözümüne katkı sunmasıdır.
Garantör bir devlet olarak ara bölge başta olmak üzere Ada’daki emrivakilere ve hukuksuzluklara rıza göstermeyeceğimiz bilinmelidir. Kıbrıs Türkü kardeşlerimizi, Rum kesiminin hak hukuk tanımaz, sürekli tek taraflı taleplerini dayatan uzlaşmaz tavrıyla baş başa bırakmayacağız. Hayata geçirdiğimiz ve geçirmekte olduğumuz devasa projelerle KKTC‘nin uluslararası alanda hak ettiği yeri almasını temin edeceğiz.”
Erdoğan, bu doğrultuda attıkları önemli adımlar arasında 2015’te devreye alınan su temin projesiyle, 20 Temmuz’da hizmete açtıkları Ercan Havalimanı’nın yeni terminal binası ve pistinin sayılabileceğini söyledi.
– “AB’nin açıklaması çok ama çok talihsiz”
Türk Devletleri Teşkilatı’nın KKTC‘ye geçen sene kasım ayında Semerkant’ta anayasal ismiyle kucak açtığına, bunu Türk Devletleri Parlamenter Asamblesi gözlemci üyeliğinin izlediğine dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:
“KKTC‘de temsilcilikler açmaya hazırlanan ülkeler var. Bu arada Avrupa Birliği’nin bu gelişmelerle ilgili yaptığı açıklama çok ama çok talihsiz. Zira açıklamayı yapan komiser Bürgenstock’ta bulunan halef selef oldukları zat ile irtibata geçerse tavsiye ederim, iyi olur. Mücadelemiz KKTC‘nin eşit egemenliği ve eşit uluslararası statüsü tüm dünya tarafından teyit edilene kadar sürecektir. Aynı şekilde güney sınırlarımızda hayata geçirilmeye çalışılan oldu bittilere karşı da tavizsiz duruşumuzdan geri adım atmayacağız. Türkiye’nin tüm haklı itirazlarına rağmen terör örgütleriyle işbirliklerinden vazgeçmeyen sözde müttefiklerimize bu kararlılığımızı kabul ettirene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Ülkemizin meşru güvenlik kaygılarıyla tarihi ve insani ilişkileri temelinde yürüttüğümüz harekatlarımıza her fırsatta yenilerini ekleyerek sınırlarımızın her karışını güvenli hale getireceğiz.”