2022 Malı Yılı Ek Bütçe Yasa Tasarısı kabul edildi

0
163

Meclis Genel Kurulu’nda 2022 Malı Yılı Ek Bütçe Yasa Tasarısı 26 kabul oyuyla geçti.

Tasarının görüşmeleri sırasında söz alan CTP Milletvekili Sıla Usar İncirli, son birkaç yıldır hastaların hizmet alırken, hekimlerin de hizmet verirken canından bezdiğini, ek bütçede de buna yönelik bir kalem olmadığını kaydetti.

Sağlığa ek bütçede sadece yüzde 3.5 pay ayrıldığını, bu tutarla, ne yapılacağını ve ilaç kaleminin ne kadar arttırıldığını bilmek istediğini söyleyen Usar, 2 ay sonra ülkenin bir kez daha ilaçsız kalacağını ve bu bütçenin ilaç sorununu çözemeyeceğini söyledi.

Bir süredir sanki savaştaymışçasına bir sağlık hizmeti alındığını ileri süren Usar, sevklerin payını da bildiklerini ve yıllardır konuştukları gibi bunu önlemenin yolunun yatırım yapmak olduğunu vurguladı.

Nöroloji yoğun bakımının ortadan kaldırıldığının altını çizerek, var olanı ortadan kaldıran bir anlayışla karşı karşıya olunduğunu bunun çok endişe verici olduğunu savunan, Usar, teşkilat yasalarının meclise getirilmeyerek sözleşmeli personel alımına gidilmesini eleştirerek, var olan borçların kapatılması için ek bütçede pay ayrıldığını ancak sevklerin azaltılması için adım atılmadığını belirtti.

Bu ek bütçeyle sağlıkta yaşanan sorunlara çözüm getirilemeyeceğini, ilaçlara taneyle ulaşılmaya devam edileceğini, sevklerin süreceğini ve zor günlerin devam edeceğini savunan Usar, bakanın bütçe döneminde yaraları saracak bütçe için savaşmak zorunda kalacağını söyledi.

 

CTP Milletvekili Devrim Barçın da, ek bütçeyi bilimsel temelde konuşacak bir yapı olmadığını, Maliye Bakanına sordukları sorulara cevap alamadıklarını belirtti.

Barçın, “HP’nin cumartesi günleri Türk Bankasından alınan kurlarla belirlendiği” ifadesinin doğruluğunu ve cep tel konuşma ücretinin 30 aydır değiştirilmemesinin nedenini sordu.

HP’nin 6 ayda yansıtılmasının yasal zorunluluk olduğunu 5 ayda yüzde 43 .10 yansıtılmasının 6. Ayda yapılan zamların göz ardı edileceğini sadece benzin zammının bile yüzde 12 olduğunu anlatan Barçın, Meclis açıkken HP’de değişiklik yapılamayacağını, 5 ayda vermek için yasal adım atılmadığını vurguladı.

Barçın, bunu 15 gün içinde yapmanın mümkün olmadığını insanları bu şekilde belirsizlikte bırakmanın doğru olmadığını savunarak, en son nisan ayı verilerine sahip olduklarını o nedenle de ek bütçeyle ilgili fikir beyan edecek bilgiye sahip olmadıklarını kaydetti.

KDV’nin yüzde birinin geri ödenmesiyle ilgili 3 yıl önce karar alındığını hatırlatan Barçın, “Bu vatandaşların alması gereken ödenek bütçenin neresindedir bilmek istiyoruz” dedi.

Bütçede yerel gelirlerin yanında mahali gelir diye bir şey uydurulduğunu savunan Barçın, böyle birşeyin neden olamayacağını teknik olarak anlattı.

AKSA’ya 1 milyar 46 milyonun devlet borcu olsun diye yasa gücünde kararname yapıldığını kaydeden Barçın, bunun anayasayı çiğnemek olduğunu, bono satışıyla birkez daha yasaları çiğnettirdiğini savundu.

Barçın, Doğrudan Gelir Desteğine öngörülen tutarın da şeffaf şekilde üreticiyle paylaşılmasının gerekli olduğunu vurgulayarak, AB’nin hiçbir ülkesinde böyle bir enflasyon olmadığını ABD’de yıllık enflasyonun yüzde 8 olduğunu kaydetti.

Barçın, Çavuşoğlu’na da sadece milli davada değil ekonomik olarak da işbiliğine gitmek gerektiğini söylediğini aktardı.

CTP Milletvekili Salahi Şahiner de, ek bütçenin tutarsız olduğunu ve son ek bütçe olmayacağına inandığını söyleyerek, bunun sebeplerini sıraladı.

Hayat pahallığının 6 aylık dönemde yüzde 60’ın üzerine çıkacağı öngörüsüne sahip olduğunu ifade eden Şahiner, mahali gelirlerin de gerçeği yansıtmadığını ve belediyeleri çıkmaza sokacağını söyledi.

Doğrudan gelir desteklerinin de hangi kalemlere yansıtılacağının paylaşılmasını isteyen Şahiner, şans oyunları vergisinde yüzde yüz artış olacağını varsayarken gümrük verilerinin düzgün alınamaması nedeniyle yüzde 13 artış öngörüldüğünü belirterek bunu eleştirdi.

Ek bütçe üzerindeki gelir beklentisi kalemlerini tek tek okuyarak dövizin niye her kalemde farklı öngörüldüğünü bilemediğini söyleyen Şahiner, belediyelerle ilgili reform hazırlığı yapılırken gelirlerinden kırpmanın işe yaramayacağını söyledi.

Fide Kürşat ek bütçede tarıma ayrılan desteğin büyük oranının zaten kullanılmış olduğunu savunarak,  akaryakıta kalıcı destek verilmesinin önemine değindi ve, giderlerin artmasının tüketici fiyatlarının da artması demek olduğunu belirtti.

Süt üreticilerinin de korunması ve doğru şekilde desteklenmesinin önemine değinen Kürşat, ödemelerini zamanında alamayan üreticilerin borçlarının biriktiğini ve kredilendirmeleri gerektiğini söyledi. Kürşat, süte yapılan desteğin denetimsizlikten dolayı heba edildiğini savundu.

Hayvanlarını mezbahaya gönderenlerin hala süt parası aldığını, kapanan çiftliklerden nasıl numune alınarak ödeme yapıldığını anlayamadığını aktaran Kürşat, devletin kaynaklarına sahip çıkılmasını talep etti.

Kürşat, küçükbaş hayvanlara sahip çıkılmasını isteyerek, sütün sanayiye ulaşma miktarının yüzde 5 olduğunu ancak bunun 2024’de yüzde 50 olmasının öngörüldüğünü hatırlattı.

 

Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Dursun Oğuz da, Fide Kürşat’ın başka ülkede yaşıyormuş gibi eleştiri yaptığını belirterek, bu ülkede arpa teşviğini sürdürmek için yapılanları anlattı. Oğuz, Doğrudan Gelir Desteğiyle ilgili de bütçe geçince maliyenin kapısına dayanacaklarını söyledi.

Üretimin sürdürülebilir olması için çalışma yaptıklarını ek bütçeyle birlikte tarım alanına iyi bir miktar ayrıldığını kaydeden Oğuz, TC’ye de arpa yardımı için teşekkür etti.

Oğuz, değişen dengeleri öngörmekte zorlandıklarını, tek hedefin üretimi sürdürmek olduğunu dile getirerek, narenciye konusunda da sorunlar yaşandığını, sorumlu kişiler olarak üretimi devam ettirmek için  çalışmaya devam edeceklerini belirtti.

İthal edilmesi gerekenlerle ilgili de çalışmaların devam ettiğini belirten Oğuz, neyi nereye verileceğini bildiklerini Resmi Gazetede yayınlanınca kalem kalem açıklayacaklarını söyledi.

 

Maliye Bakanı Sunat Atun da, böyle dönemlerde ek bütçe yapmanın ne kadar zor olduğunu herkesin bildiğini, bu zorluğu tüm dünyanın yaşadığını vurguladı.

Atun, kriz ortamında ihtiyaçlar ışığında yeni bir öngörüde bulunarak ihtiyaçları gidermek için çalıştıklarını söyleyerek, rakamların tabiki yeterli olmayacağını, eldeki gelir sağlayan alanların verilerinin öngörüsüyle hazırladıklarını söyledi.

Kayıt dışılıkla mücadelede digital sisteme geçiş sürecinde olduklarını, tamamlandığında gölgede kalan alanlar olmayacağını belirten Atun, bu noktadan sonra da kamu maliyesinde etkinlik oluşturulacağını belirtti.

Vergilendirilmeyen sektörlerin vergilendirilmesi ve kripto paraların da denetim kapsamına alınması için değişiklik çalışması yaptıklarını söyleyen Atun, şans oyunları yasasının da neredeyse hazır olduğunu bu alandan gelir beklediklerini kaydetti.

Enflasyon ortamlarında ücretlerin de yükselen fiyatlara yansıdığını ifade eden Atun, otomasyona geçilmesinin birçok alanda gelir kaybını engelleyeceğini yineledi.

Atun, belediyelerin yasanın öngördüğü miktarı alacağını, gelirlerin daha da artması halinde bunun da belediyelere yansıtılacağını söyledi.

Ekonomiyi tüm kaynakları kullanarak canlandırmak gerektiğini vurgulayan Atun, fiyat artışlarını kontrol altında tutmanın zor olduğunu belirtti.

Telefon görüşmeleri için yazılı bilgi talep ettiklerini, hayat pahalılığını eldeki imkanlar dahilinde yansıtmak için çalıştıklarını, halkın haklarını budamak gibi bir niyetleri olmadığını ve 5 aya yasanın izin vermediğini söyledi.

KDV iadesinin sisteme uyumsuzluk nedeniyle yapılamadığını bunun düzeltilmesi için adım atıldığını, bono konusunun da üretimin kesintiye uğramaması için düşünüldüğünü söyleyen Atun, Bono ödeme tarihlerinin de her ayın 12’si olduğunu belirtti.

Sorduğu sorulara aldığı cevapların hiç tatmin edici olmadığını ifade eden CTP Genel Başkanı Erhürman da, gelir öngörüsünde maliyenin muhafazakar olmasını anlayabileceğini ancak burada yapılanın sonuçları olacağını kaydetti.

Mahali gelirlerdeki hesaplamanın her ay 1 milyar gibi olacağının görüldüğünü bu nedenle niye bütçenin bu oranla hesaplanmadığını hala anlamadığını yineleyen Erhürman, bunun da devlet katkısını doğrudan etkilediğini ve bu şartlarda belediyelere verilecek katkının kırpılması sonucunda belediyelerin batma ihtimalinin yükseltildiğini söyledi.

Erhürman, bu hesaplamayla yapılabilecek katkı oranlarının da doğru tespit edilemeyeceğini, bütçenin gerçekleşen kazançtan bile daha az öngörülerek hazırlandığını kaydederek,  ek bütçede gelir artışı maddeleri de görmeleri gerektiğini vurguladı.

Hayat pahalılığının ise haziran ayında yüzde 15 civarında olacağını 6 aylık verilecekse herkes için büyük fark yaratılacağını belirten Erhürman, 6 aylık verilecekse 43,10’nun zaten geçerli olmadığını anlattı.

İlk 5 ayın gelirlerinin içinde Merkez Bankasının kar payının da olduğunun söylenmesini eleştiren Erhürman, “Ben de başbakanlık yaptım Merkez Bankası mahali gelir kapsamına girmez” dedi.

Erhürman, 5 ayda aylık 1 milyar civarı gelir elde eden belediyelerin niye 6 ayda 1 milyardan fazla gelir elde edeceğinin varsayıldığını anlayamadığını ve bunun düzeltilmesi gerektiğini söyledi.

Erhürman, “Görüşmeler böyle kapanacaksa Ek bütçenin sözde rakamlarla hazırlandığını söylemek zorunda kalacağız” dedi.

2022 mali yılı ek bütçe yasa tasarısı Genel Kurul’da yapılan oylama sonucunda 26 kabul oyuyla geçti.

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here