Sağlık Bakanı İzlem Gürçağ Altuğra, 31 Mayıs Dünya Tütünsüz Günü nedeniyle açıklama bulundu.
Altuğra, esas önemli olan bu bağımlılığı hiç kazanmamaktır , sigaraya çok genç yaşlardayken özellikle ergenlik döneminde başlanmaktadır. Geleceğimizin teminatı gençlerimizi korumak için tütünsüz yaşamdan başka seçenek yoktur açıklamasında bulundu.
Koruyucu sağlık hizmetlerini önceleyen sağlık politikalarını KKTC’de öncelikle uygulamak isteyen bir Sağlık Bakanı olarak insanlarımızı hastalanmadan korumak en önemli görevimizdir diyen Bakan Altuğra, şunları söyledi;
‘Tütün ve tütün ürünlerine bağlı önlenebilir hastalık ve ölümlere dikkat çekebilmek amacıyla Dünya Sağlık Örgütü her yılın 31 Mayıs gününü Dünya Tütünsüz Günü olarak ilan etmiştir.
Tütün kullanımı tüm dünyanın karşı karşıya kaldığı en büyük salgınlardan biridir. Her yıl 8 milyon kişi tütün kullanımına bağlı hayatını kaybetmektedir. Bu ölümlerin 1.2 milyonu pasif olarak tütün ve tütün ürünlerinin dumanına maruz kalanlardır. Tütün her 4 saniyede bir, bir kişinin ölümüne sebep olmaktadır.
Tütün kullanıcıları ciddi sağlık sorunları yaşamakta, genç yaşta ölmekte ve ailelerini zor durumda bıraktığı gibi, toplumun gelişimini de olumsuz etkilemektedir. Bunun için tütünü değil sağlığı seçmek önem arz etmektedir.
Tütün ve tütün ürünleri sadece kullanıcısının değil pasif olarak dumanına maruz kalanların da sağlıklarını olumsuz etkilemektedir.
Pasif tütün dumanı restoranlar,ofisler ve kapalı alanlarda içilen sigara, sarma sigara ve nargilenin yanmasıyla ortaya çıkan dumandır. Bu dumanda 4000’ den fazla kimyasal bulunmaktadır.Bu kimyasallardan 250’ si sağlığa zararlıdır ve en az 50’ si de kansere sebep olmaktadır.
Yetişkinlerde pasif tütün dumanı kalp damar hastalığı ve akciğer kanseri gibi ciddi kalp ve damar hastalıklara sebep olmaktadır. Yenidoğanlarda ani ölümlere sebep olmaktadır.Hamilelerde düşük doğum ağırlığına sebep olmaktadır.
Sigara kalp damar hastalığı, inme ve periferik damar hastalıklarının gelişiminde önemli bir risk faktörüdür. Kalp ve damar hastalıklar dünyadaki en sık ölüm sebebidir. Kalp hastalıklarına bağlı ölümlerin %12 si aktif ya da pasif tütün içimine bağlıdır.Tütün hipertansiyondan sonra kalp damar hastalıklarına bağlı 2. ölüm sebebidir.
Maalesef dünyada tütün içimine bağlı her yıl 8 milyon kişi hayatını kaybediyor. Bunların 1.2 milyonu pasif tütün dumanına bağlıdır.
Çocuklarımıza ve gençlerimize tütüne hiç başlamamaları için örnek olmalıyız. Onlara tütünün zaralarını anlatmalıyız.Tütün içenleri uyarmalı, tütünü bırakmaları için yardım etmeliyiz.
Tütün içerdiği zararlı maddeler nedeniyle hücre düzeyindeki etkileri sonucu saçımızın telinden ayağımızın tırnağına kadar tüm organlarımıza zarar vermekte ve başta akciğer kanseri olmak üzere, KOAH, astım, gırtlak kanseri, tansiyon yüksekliği, felç, dudak-ağız, meme, böbrek, mesane ve pankreas kanserlerine de neden olmaktadır.
Ayrıca sigara için kadınlarda sigara içmeyen kadınlara göre kısırlık problemleri daha fazladır. Erken doğum olasılığı daha fazladır. Gebeliğin düşükle sonlanması, ölü doğum, doğumsal sakatlıklar, düşük doğum ağırlığı da daha fazla görülür.
Esas önemli olan bu bağımlılığı hiç kazanmamaktır. Sigaraya çok genç yaşlardayken özellikle ergenlik döneminde başlanmaktadır. Geleceğimizin teminatı gençlerimizi korumak için tütünsüz yaşamdan başka seçenek yoktur.
Koruyucu sağlık hizmetlerini önceleyen sağlık politikalarını KKTC’de öncelikle uygulamak isteyen bir Sağlık Bakanı olarak insanlarımızı hastalanmadan korumak en önemli görevimizdir. Bu yüzden çevreye, ekonomimize ve sağlığımıza zarar veren tüm tütün ve tütün ürünleri; sigara, puro, pipo, nargile, dumansız tütün ürünleri, elektronik sigara ile mücadele öncelikli görevlerimizden biri olacaktır.”
Unutmayın, tütün gezegenimizi zehirliyor. Hep birlikte koruyalım!’