3’ncü Cumhurbaşkanı Dr. Derviş Eroğlu mübarek Ramazan Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayımladı.
Derviş Eroğlu mesajında şunları kaydetti:
“ Hepimiz biliyoruz ki Bayram günleri toplumlar için sevinçlerin, coşkuların doruğa ulaştığı, paylaşıldığı, büyük anlam ve değeri olan günlerdir.
İslam dinin vecibelerinden biri olan oruç, kişinin benliğine sahip çıkabilmesinin ciddi sınava tabii tutulduğu bir süreçtir.
Yokluk içinde olanların, şifa arayanların, ihtiyacı bulunanların aramızda yaşadıklarının bilinci ile paylaşımcı olmanın öneminin idraki ile hareket etmek insanoğlu için bir erdemdir.
Bayram günlerini fırsat bilerek affedici olmayı, hoşgörülü davranmayı, dargınlıkları geride bırakmayı, faydasız hırslardan, nefret duygularından, aşırılıklardan kurtulabilmeyi mutlaka başarmalıyız.
Halk olarak en büyük gücümüzün birlik ve beraberliğimiz olduğunu hiç unutmamalı, kendi çıkarları için bizden görünüp, bizi bize düşman etmeye çalışanlara asla fırsat vermemeliyiz.
Devletimiz, egemenliğimiz, demokrasimiz, Anavatan Türkiye ile sağlam, sağlıklı, kardeşçe ilişkilerimiz bizim için büyük önem ve değere sahiptir.
Bunlara sahip çıktıkça, daha fazla gelişmeleri için çaba harcadıkça her alanda başarılı olacağımızdan herkes emin olmalıdır.
Türkiye ile ilişkilerimiz özellikle bizim için yaşamsal öneme sahiptir.
Bütün tecrübemle vurgulamak isterim ki, yapacağımız en vahim hata Türkiye ile ters düşmek, karşı karşıya gelmek olur.
Tüm siyasi partilerimiz ve halkımız buna azami dikkati göstermeli, bazı kişilerin sistemli, bilinçli bir propaganda ile Türkiye’ye yönelik olarak sürdürdükleri karalama kampanyalarına asla geçit verilmemelidir.
Dünya süratle gelişmekte ve değişmektedir. Dijital çağa uygun olarak üretime ağırlık vermeli, nitelikli insan yetiştirmek için elimizdeki tüm imkanları en iyi şekilde kullanmalıyız.
Barış ve huzurun, sevgi ve saygının en büyük insani değerler olduğunun bilinci içinde, biz, Kıbrıs konusunu tarihe gömmek, Rum komuşularımızla Ada’daki gerçeklere dayalı bir antlaşma yapabilmek için samimiyetle yoğun bir gayret gösterdik.
Kimse bizi antlaşma, barış istememekle suçlayamaz.
Kıbrıs’ta barışı, antlaşmayı engelleyen kendi ham hayallerinin gerçekleşeceğini zanneden Rum-Yunan ikilisidir.
Kıbrıs Türk Halk olarak, Anavatan Türkiye ile birlikte bize zarar veren mevcut statükonun değişmesi için Devletimize dört elle sarılarak etkin çıkış yolu aramak ve bulmak zorundayız.
Kıbrıs konusu için en gerçekçi , makul çözüm iki Devletli çözümdür. Bunun dışındaki arayışlar statükonun devamından başka işe yaramayacaktır. Tarih bunun şahididir.
Ramazan Bayramı’na girerken kovid-19 vakalarının giderek ülkemiz ve dünyada azalması bizleri sevindirirken, Rusya ile Ukrayna arasında yaşanan savaş dünyanın belirli noktalarında hala devam eden terör tehdidi üzmektedir.
Dileğimiz dünyadaki tüm savaşlarla terör faaliyetlerinin sona ermesi huzur, barış adalet ve refahın dünyamızda hüküm sürmesidir.
Bu duygu ve düşüncelerle tüm İslam Alemi, Anavatan Türkiye’deki kardeşlerimizin ve halkımızın Mübarek Ramazan Bayramı candan kutlar, herkese sağlık ve mutluluklar dilerim.”