Britanya Sakinleri Derneği (BRS) ile Yaşlı Hakları ve Ruh Sağlığı Derneği ortak açıklama yaparak, bakım evlerinin standartlarını belirleyecek yeni bir bakımevi düzenleme yasasının acilen çıkarılıp yürürlüğe girmesi ve fiilen uygulandığının devlet organları tarafından takip edilmesini talep etti.
Açıklamada, ‘ülkede yaşlı bakım sektörü ile ilgili standartları belirleyen yasaların olmaması ve bu sektörün önemsenmemesinden dolayı Kıbrıslı Türk yaşlılar gibi ülkede yaşayan yabancı uyruklu yaşlıların da kaliteli yaşlı bakım ve sağlık hizmetine erişemediği’ belirtildi.
Dil engeline işaret edilen açıklamada, emekli olduktan sonra KKTC’ye yerleşen yabancıların özellikle eşlerini kaybettikten sonra ihtiyaç duydukları bakım ve ilgiyi bulamadıklarına değinilerek, yabancı uyruklu yaşlıların çoğunun başka bir seçenek olmadığı için kayıt dışı olan ve karaborsaya dönüşen bakıcılardan hizmet almak zorunda kaldıkları kaydedildi.
Bakımevinde kalmak isteyen yabancı uyruklu yaşlıların ise Türkçe bilmedikleri için bazı bakımevlerine alınmadıklarının savunulduğu açıklamada, bu nedenle, yabancı uyruklu yaşlıların özel hastanelerde uzun süreli bakım almak zorunda kalıp çok yüksek bakım ücretleri ile karşı karşıya kaldıkları belirtildi.
KKTC’de 14 bin ile 16 bin İngiliz göçmenin yaşadığının tahmin edildiğine işaret edilen açıklamada, bakım evlerinin standartlarını belirleyecek yeni bir bakımevi düzenleme yasasının acilen çıkarılıp yürürlüğe girmesi ve fiilen uygulandığının devlet organları tarafından takip edilmesi talep edildi.
KKTC’de yaşlı bakımı sektörünün gelişimini desteklemek için devlet teşviki veren yeni hükümet politikalarının geliştirilmesi, girişimcilerin huzurevleri, yardımlı yaşam tesisleri, bakımevleri vb. yaşlı bakımı için tesisler inşa etmeleri için teşvik politikalarının sağlanması gerektiği kaydedilen açıklamada, üniversite geriatri bölümleri ile işbirliği içinde yaşlı bakıcılarına eğitim olanakları sağlanması istendi.
Britanya Sakinleri Derneği (BRS) ve Yaşlı Hakları ve Ruh Sağlığı Derneği ortak açıklamasında şu taleplere yer verildi:
“Hasta, savunmasız veya hareket sorunları olan herkesin nitelikli bakıcılardan/hemşirelerden yararlanabilmesi için yasal, şeffaf ve erişilebilir yollarla evde bakım hizmetlerine erişimin sağlanması,
Türkçe bilmeyen kimsesiz yabancı yaşlılar için sosyal desteğin sağlanması ve bakım evlerinde farklı dil bilen personel çalıştırılması için destek verilmesi, Savunmasız, kimsesiz yaşlıların veya ölümcül hastaların onurlu ve saygılı bir şekilde tedavi edildiği uzun süreli bakımevlerinin kurulması ve gelişmesine destek verilmesi ve bu bakımevlerine erişimin sağlanması.
Bakımevlerinin erişilebilir, yasalarla düzenlenmiş, sürdürülebilir, uygun fiyatlı, ve misafirperver olması gereklidir”
Açıklamada, insan onuruna yakışır bir şekilde bakılmanın bir ayrıcalık değil bir hak olduğu belirtilerek, “Her insan bu hakka sahiptir” denildi.